29 Kasım 1992

Güle Güle ve teşekkürler bay ve bayan WITTLER…

Torunları birgün me­rak etseler de... Evliliklerinin kır­kıncı yıldönümünü birkaç ay sonra tamamlayacak olan Nancy ve Melvin Wittler’e, "Siz bu dünyaya ne nedenle geldiniz?” diye bir so­ru soru verseler... Torunlarının bu sorusuna büyükanne ve büyükbaba Wittler'ların yanıtı ne olurdu, bilir misiniz? "Biz bu dünyaya, Türk in­sanına yardımcı olmak için, Türk çocuklarının evrensel boyutlarda yetiştirilmelerine katkıda bulunmak için gel­dik” derlerdi ve... Türkiye’ye gelişlerinin ne­denini, dünyaya gelişlerinin nedeni olarak bildirirlerdi to­runlarına. Çünkü... Onların dünyaya gelişlerinin nedeni, Türkiye'ye gelişlerinin nedenidir. Çok Amerikalı’ nın, bugün bile dünya haritasında yerini kolay kolay bulamayacağı Tür­kiye’ye Wittler’ler, 1956 yılın­da gelmişlerdir ve... Her ikisi de emekli olup, yasal nedenlerle şimdi ayrıl­mak zorunda kaldıkları Türkiye’den, bir çalış­ma yaşamı süresince kopamamışlardır. Dört çocuklarından üçü, onların Türkiye tutkusu nedeniyle Tür­kiye’de doğmuştur, gö­rev nedeniyle zaman zaman kısa sürelerle gittikleri Amerika’da ise Amerikan yaşam biçimine uyum sağla­makta, yine bu neden­le, Türkiye ve Türkler­le böylesine bütünleş­miş olmaları nedeniyle, zorluk çekmişlerdir. "1957 yılına kadar bir yıl süreyle, İzmir Amerikan Kız Koleji’nde öğretmenlik yaptık, sonra Üsküdar Amerikan Kız Koleji’ne atandık. Orada dört yıl süreyle Nancy, İngilizce ve müzik öğ­retmenliği yaparken ben de Felsefe ve Psi­koloji öğretmeni ola­rak çalıştım.” Melvin Wittler 1961 yılında, Amerikan Bord Vakfı’ nın Genel Başkanlığı’na seçildiğini ve bu görevini bugüne de­ğin, tam 31 yıl sürdürdüğünü bildirdi. Amerikan Bord Vakfı’ ise şöyle tanıttı: “Merkezi New York'tadır. 1812 yılında kurulmuştur. Kuruluş amacı, Amerika dışında­ki ülkelerde yaşayan insanla­ra yardımcı olmaktır. Dünya­nın 70 ülkesinde kurulan Amerikan Bord Vakfı, 1820 yı­lında da Osmanlı İmparator­luğun’da kurulmuştur. Ameri­kan Bord Vakfı, yüz yıl sürey­le Osmanlı toplumuna hizmet vermiştir. Lozan Antlaşması’ndan sonra ise hizmetlerini, Cumhuriyet dönemi Türki­ye’sinde de sürdürebilme olanağına kavuşmuştur.” Melvin Wittler, “Amerika dışındaki ülkelerin insanları­na yardım amacıyla” kurulan Amerikan Bord Vakfı’nın, 1820’den bu yana Türkler’e hangi konularda yardımcı ol­duğunu ise şöyle açıkladı: “Vakfımız 1820 yılında İs­tanbul’da kurulduğunda, (Müslümanlara, Hristiyanlara, Yahudilere ve dinsizlere ne gibi yardımlarda bulunabi­liriz?) sorusuna yanıt aramak­la işe başladı, inançları ve ırk­ları farklı bu kişilerin ortak iki gereksinimi saptandı: Bunlar, eğitim ve sağlık hiz­metleri idi. Anadolu'nun çe­şitli yerlerinde binin üstünde ilkokul ve anaokulu açıldı.” Bu ilkokul ve anaokullarına daha sonra ortaokul ve lise­ler de eklenmiş, bu eğitim kurumlarında yetişen kızlı erkek­li binlerce Türk genci, daha sonraki yıllarda Türk toplum yaşamının hızla gelişmesinde önemli katkılarda bulunmuş­tur. Toplumun sağlık hizmetle­ri gereksinimini karşılamak üzere Bord Vakfı tarafından önce Gaziantep'te, daha sonra Kayseri’ nin Talas bucağında, Adana'da ve Erzurum'da birer hastane kurulmuştur. Gazian­tep'te hizmetlerini bugün de sürdüren Amerikan Hastane­si, kurulduğu 1848 yılında, Türkiye'ye çağdaş tıp hizmet­lerinin ilk kez girmesini sağla­ması özelliğiyle ise, Türk tıp tarihinde de özel bir yer almış­tır. Melvin Wittler, 1961 yılın­dan üç dört gün öncesine de­ğin 31 yıl süreyle Genel Başkanlığı' yaptığı Amerikan Bord Vakfı’nda birçok yayınla­rın yapılmasını da gerçekleştir­miş, bu yayınlarla da kültür ya­şamımıza önemli katkılarda bulunmuştur. İngilizce dilinin kullanıldı­ğı hemen her kuruluşta kesin­likle bulundurulan Redhouse Sözlüğü, bu yayınlar arasında en bilinenidir. Okuma yazma öğrenebilme olanağına ancak asker ocağında kavuşabilen gençlerimizin bu sorunlarını ortadan kaldıra­bilmelerinde onlara, Bord Vak­fı uzmanlarının hazırladıkları ve Bord Vakfı tarafından ya­yınlanan özel kitapların da önemli yardımı olmaktadır. En sevimli çizgilerle çizil­miş, en gelişmiş baskı tekni­ğiyle yayınlanmış Nasreddin Hoca öykülerin onbeş yıl ön­cesinin Azerbaycanlı çocukla­rı, Turizm Bakanlığı’ nın hedi­ye olarak gönderdiği Bord Vakfı yayınlarından öğrenmiş­lerdir. Çok Amerikan, İngiliz, Al­man, Fransız ve İtalyan turist, Bord Vakfı'nın kendi dillerin­de yayınladıkları Türkiye kita­bını, ellerinden eksik etmeden dolaşmışlardır, tanımışlardır Türkiye'yi... Karı koca Wittler’lar, Tür­kiye'deki 36 yıllık yaşamların­da, bir mucizenin tanığı da ol­dular. Onlar 1956 yılının Türki­ye'sine geldiler, ama 1992 yılı­nın Türkiye'sinden gidiyorlar. “İnanın, 36 yıl önce bam­başka bir Türkiye’ye geldik, şimdi bambaşka bir Türki­ye’den ayrılıyoruz” diyorlar “Türkiye’nin nereden nereye geldiğinin en içtenlikli tanık­larıyız...” Yeni yılla birlikte Wittler'lar, Amerika'da bir orman İçindeki aile yadigarı çiftliklerinde şimdi, çocuklarıyla ve birinin babası Türk olan torunlarıyla yepyeni bir yaşama başlayacaklar ve... Doğum yerleri Amerika’ya ve vatandaşları Amerikalılar’a uyum sağlamaya çalışacaklar, 36 yıllık “Türkiyelilik’ lerinden sonra... Onlara “Güle güle” demek yetmiyor... “Teşekkürler”imizi de hakettiler, hem de fazla­sıyla...

Etiketler:, , , , , , , , , , , , , ,

YASAL UYARI: Bu sitede yer alan tüm içerik, METE AKYOL'a aittir. METE AKYOL'un yazılı izni olmadan, bu içeriğin kopyalanması, imzalı veya imzasız kullanılması, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

Menu Title