01 Haziran 2009
Çık Aramızdan Teknoloji…
Beynimde yeşeren düşüncelerimin de, yüreğimde oluşan duygularımın da tümünü, yalnızca Yaradan’ımla paylaşırdım.
Son birkaç yıldır teknoloji girdi aramıza, ortağımız olmaya kalkıştı. Oldu da…
Mahallemizde bakkal ve manav kalmadığı için alışveriş merkezlerinden satın almak zorunda kaldığım bir kilo pirinçten, iki kilo elmadan tutun da… İleriye baktıkça puslanan düşüncelerimden, torunlarımın yanaklarını ısırmak isteğime değin artık hiçbir düşüncem, hiçbir duygum, Yaradan’ımla benim aramda kalmıyor.
Teknoloji bir kez soktu ya burnunu aramıza, yalnızca Yaradan’ımla bana ait olması gereken özelimden şimdi o da ortaklık payını istiyor ve kimselere sormadan, danışmadan, kendi kendine alıyor da bu istediğini…
“Ama bu haksızlık” diyerek öfkemi dışa vurmak geliyor içimden, fakat tam o anımda Yaradan’ım, tüm koruyuculuğunu bir kez daha duyumsatarak ağzımı kapatıyor, sesimi kısıyor ve kulaklarımda bir uyarı oluşturuyor:
“Aman sesini çıkarma, sakın konuşma” diyor o ses… “Öfkeni haykıracağın sözler ne denli sivri olursa olsun, aramızda kaldığı sürece ben onları hoşgörümle yumuşatır, bağışlayıcılığımla duymazdan da gelirim ama…”
Kulaklarımdaki o ses bile, tümcenin “ama”dan sonraki bölümünü söylerken hafifliyor, fısıltıya dönüşüyor:
“Teknoloji de var şimdi aramızda” diyor. “Söyleyeceklerin onun kulağına da giderse, o zaman başına büyük dertler açılabilir. Aman çok dikkatli ol.”
Aslında “istenmeyen, fakat engellenemeyen de” ortağımız teknolojinin, Yaradan’ımla aramızdaki yüce birlikteliğe heveslenmesine en küçük bir hakkı yok.
Bizim birlikteliğimizin yüce iklimini inanç, saygı ve sevgi oluşturmaktadır. Aramıza girerek, bu iklimimizi bizle ortaklaşmaya heves ve cüret eden teknoloji ise, bu yüce üç kavramın üçünden de yoksundur.
Onun iklimi, fitnedir, fesattır, dedikodudur, ihbarlık, muhbirliktir, jurnalcilik, kinciliktir.
Oysa Yaradan’ımla aramdaki iklimimizde değil bu kavramların, bu sözcüklerin bile yeri yok.
Öfkemi bir de, dilimin döndüğünce, sesimin çıkabildiğince yumuşatıp dışa vurayım:
“Çık Yaradan’ımla aramızdan, teknoloji… Çıkarsan, ben özgürce düşünebilirim, insanlığımı duyumsayarak yaşarım; sen ise kurtulmuş olursun, hak etmediğin biçimde kullanılmaktan…”
Etiketler:alışveriş merkezleri, teknoloji, Yaradan