Adı “İstanbul’un orta yeri”ne çıkmış İstiklal Caddesi o gün, bir ucundan, gözle görülebilen öteki ucuna kadar, Türk ulusunun belirli bir kesiminin vekaletini taşıyan avukatların, ellerindeki pankartları ve sırtlarındaki cüppeleriyle kaplanmıştı. Gökten avuç avuç serpilmişçesine caddenin sağında solunda, başlarında arkalarında bembeyazlıklarıyla ışıl ışıl parıldayan el pankartları, cüppelerin siyah zemini üzerindeki tane tane görüntüleri ile, bir […]
BİR AVUKAT arkadaşım var. Cezaevinde tutuklu olarak bulunan bir müvekkilinden yana pek dertli, son birkaç haftadır. “Adam, bir an önce tutukluluk halinin kaldırılmasını ve cezaevinden çıkarılmasını istiyor benden” diyor. Avukat arkadaşım, bir devleti devlet yapan hukuk düzeninden söz ediyormuş ona ve sözü döndürüp, dolaştırıp, cezaevinin koşullarına getiriyormuş: “İçerde canınız sıkıldı diye cezaevinden çıkabilmeniz mümkün değildir” […]