• Geçen Ay ve Yüzyıl Önce Bu Günler…

      Türk ulusu, günü gününe bir ay önce, hiç de beklemediği bir yönden gelen, hiç de hak etmediği bir yumruk aldı çenesine. Sokaktaki vatandaşımızın belleğinde yer edinen tanımıyla “dost” olarak bilinen Almanya, ortada fol yok, yumurta yokken kalktı, Türk ulusunu Ermenilere soykırım yapmakla suçladı. Bu savla da yetinmedi, Suryani’lere de soykırım yaptığımızı ileri sürdü. İki […]


  • Annemizi Özlediğimizde…

      “Türk kadınının yaşamında en büyük talihi, Atatürk gibi bir önderin yönetimindeki ülkede kadın olmasıdır.” Yukardaki tümce beynimin bir üretimi değildir; çocukluğumdan bu yana kulağımda gururla taşımakta olduğum anne armağanım bir “mücevher küpe”dir. 1923 Nisan’ında üniversiteli gençlere “Allahaısmarladık” ziyaretine gelen İsmet İnönü’yü Lozan’a uğurladıkları Darülfünun’un kapısından birkaç ay sonra matematik öğretmeni olarak çıkan annemin, “Bu […]


  • Teşekkürler Yurtseverlerimiz

      Bir yanda ulusumuzu, “kasabının bıçağını yalayan dana” konumuna düşürücü düşman ayinleri, törenleri, ziyaretleri… Bir yanda Papa’nın, Allah’ın yeryüzündeki temsilcisi olduğuna kendini bile inandırdığının kanıtı olan ve bu nedenle “Allah kelamı” kesinliğiyle açıkladığı, kendi el yapısı hükmü… Bir yanda, Rönesans’ın ilk ışıklarının doğduğu Avrupa’nın, şimdi dedeleri Galile’leri, Voltaire’leri, Bruno’ları yoksayan torunlarının Orta Çağ özlemi kokulu […]


  • “Gerçek”leri Anlamak İçin Sorgulamak Gerekiyor

    Biz Türk halkı, çok mu “saf”ız, çok mu “aciz”iz ya da çok mu “nazik”iz? Büyüğümüz olarak benimsediğimiz bir kişiye “yakıştırılıp”, onun tarafından söylendiği ileri sürülen herhangi bir sözün, doğruluğunu hiçbir süzgeçten geçirmeden, doğruluğundan hiçbir kuşku duymadan, aktarıldığı biçimiyle “doğru” olarak kabul etmemizin nedeni, bizim bu üç özelliğimizden acaba hangisidir? “Büyük sözü” olduğu ileri sürülen herhangi […]


  • Dede Mirasımız Laiklik

    Seksen yıldır ayrıntılarını hiçbir kitapta okumadığım, hiçbir kişiden duymadığım tarihsel bir gerçeği, seksen yaşımın ortasında geçen ay, Başkent Üniversitesi’nde dinlediğim bir derste öğrendim. Zil sesiyle başlatılan ve zil sesiyle bitirilen bir ders süresinin bu iki sınırlı zamanı ve dört yanını dört duvarın kuşattığı bir derslik mekanı içine sığdırılmış bir ders değildi, bu. Aramızdan ayrıldığı 76 […]


YASAL UYARI: Bu sitede yer alan tüm içerik, METE AKYOL'a aittir. METE AKYOL'un yazılı izni olmadan, bu içeriğin kopyalanması, imzalı veya imzasız kullanılması, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

Menu Title